Kurban Bayramı’nı vesile bilip milletçe kırgınlıkları ve dargınlıkları unutmalı, kardeşlik ikliminin tesisi için azami gayret göstermeliyiz. Bayrağımıza, vatanımıza ve manevi değerlerimize sahip çıkmalıyız. Bizler, her kurban kesiminde Hz. İbrahim ile oğlu İsmail’in Cenab-ı Hakk’ın  buyruğuna mutlak itaat konusunda verdikleri başarılı sınavın hatırasını tazelemiş ve benzeri bir itaate hazır olduğumuzu simgesel bir davranışla göstermişiz.

Cennet vatanımız taşıyla, toprağıyla kadirşinas insanıyla dünyada eşi benzeri bulunmayan zenginlikleriyle bizlere ecdadımızdan emanet kaldı. Bu mümbit toprakların kıymetini bilmek, devletimizin bekası, milletimizin istikbali için değerlerimize, kutsiyetlerimize sahip çıkmak hepimizin mesuliyetindedir. Terörle, darbeyle ve son günlerde siyasi ekonomik yaptırımlarla bizleri hizaya çekmek isteyenler hüsrana uğrayacaktır.

Unutmayalım ki insanın yaşam çizgisini inandığı değerler belirler. Her zaman iyinin, güzelin, faydalının peşinde koşacağız. Milletimize sadakatle, bayrak ve vatan sevgisiyle hizmet edecek, ülkemizin geleceğini birlikte inşa edeceğiz. Şu an bize düşen görev, bu hedefler doğrultusunda çalışmak, üretmek ve dünyayla bütünleşmek olmalıdır. Aziz milletimizi yoklukla, maddiyatla tehdit edenlere karşı, şahsiyetli, dirayetli, yetenekli gençlerimiz ve güçlü maarif kadromuzla mücadelemizi sürdüreceğiz.

Bu duygularla Erzincanlı hemşehrilerimin Kurban Bayramı’nı kutluyor, sevgi ve kardeşlik duygularının coşkuya dönüştüğü bu  günlerin milletimize, ülkemize ve İslam âlemine barış, huzur, sağlık ve esenlik getirmesini diliyorum.