Müdürlüğümüz koordinesinde Erzincan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan Programa, Erzincan Belediye Başkan Yardımcısı Sayın Savaş SİNANOĞLU, İl Jandarma Komutanı J.Kd. Alb. Halil ALTINTAŞ, İl Millî Eğitim Müdürü Sayın Aziz GÜN, il protokolü, davetliler ve öğrenciler katıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan İl Millî Eğitim Müdürü Aziz GÜN, "Büyük şair İsmet Özel, Amentü adlı şiirine şöyle başlar: "İnsan eşref ? i mahlûkattır derdi babam./ Bu sözün sözler arasında ayrı bir yeri vardı." Evet, şairin dediği gibi bu sözün sözler içinde bir yeri var. Zira insan, yeryüzündeki bütün varlıklara egemen olsun, yeryüzünde yapıcı bir rol oynasın diye yaratıldı. İnsan olarak dünyaya gelip "insan" kalmayı başarabilirsek insanlığı kurtarmış oluruz. Bunun kolay olmadığının bilincindeyiz. Zira "İnsanlık, ince işçilik ister." Kırmadan, yok etmeden, insafı elden bırakmadan, içimizdeki merhamet adlı çınarı soldurmadan yaşamımızı sürdürmeliyiz.

Bizler "Yerdeki karıncaya bile ulu nazarım var" diyen Yunus'un, "Gölgesinde otur ama ağaç senden incinmesin" diyen ozanların büyüyüp kök saldığı merhamet yurdunda yaşıyoruz. Bu mümbit topraklarda sevginin, hoşgörünün, diğergamlığın en güzel örneklerini gördük, görüyoruz. Biz 'yaradılanı sev, Yaradan'dan ötürü' diyen bir şuurun, cümle canlara sirayet etmesi için çalışan kadim bir medeniyetin temsilcileriyiz. Bu itibarla insana, tabiata, eşyaya dostça yaklaşan, insanı merkeze alan bir bilincin eğitimle oluşacağına inanıyoruz.

Nurettin Topçu der ki: "Merhametin olmadığı yerde insan da yoktur." Bu nedenledir ki hepimiz cümle mahlûkata dostça, sevgiyle, muhabbetle yaklaşmalıyız. Eşyayı bile incitme diyen ecdadımızı, içtikleri su bardağını öpen Mevlevileri düşünün. Ormana girerken genç ağaçları korkutmamak için baltanın sapını bezle saran Tahtacıları düşünün. Bu şuur, bu hassasiyet bizi diğer toplumlardan farklı kılmıştır.

İnsana hürmet eden, insanı cümle varlıklardan üstün tutan bizler, her insanın haysiyetli bir hayatı hak ettiğini düşünüyoruz. Demokrasi havarileri, ulusal egemenliği korumanın yolu olarak duvarlar örmeyi, göçmenleri ülke dışına atmayı veya belirli din veya ırk mensuplarının fişlenmesini öneriyorlar. Buna karşın, bizler, riyakârlığa düşmeden, insandan umudumuzu kaybetmeden insanı yaşatmaya, baş tacı etmeye devam edeceğiz. Unutmayalım ki yaralar sağ iken iyileşir. Öldürmeden yaşatmanın yollarını arayacağız. 

İnanıyorum ki dünyayı bu şiddet sarmalından kurtaracak nesil bizim evlatlarımızdır. Bunca acıyı omuzlayacak olan bizleriz. Bu duygu ve düşünceler içinde 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nün hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. İnsanoğlunun sevgi, merhamet, insaf, nezaket gibi inceliklerle dolu bir yaşam sürmesini diliyor, sizleri muhabbetle selamlıyorum." Dedi.

Erzincan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından "İnsan Hakları Serüveni" adlı video gösterisi, "Haklarımızı Bilelim" adlı oratoryo gösterisi, "Ben Sokak Çocuğuyum" adlı şiirin okunması, "İnsanlığın Dramı" adlı slayt gösterisi, "Simitçi Mercan" adlı tiyatro oyunu, okulun eski bir öğrencisinin Yunanistan'daki mülteci kampından gönderdiği mesaj ve Afgan asıllı okul öğrencisinin mülteci dilinden yazdığı mektubun seslendirilmesiyle program son buldu.