Düşman işgalinden kurtuluşun ve kahraman ecdadımızın onurlu mücadelesinin tarihi olan 30 Ağustos, bizim için olduğu kadar birçok millet için de tarihî bir gün olmuştur. Zira ecdadımızın bu kahramanlık destanı, istiklallerine göz dikilen milletlerin de cesaretini ve azmini artırmıştır. Türk milleti, tarihin hiçbir döneminde kimseye boyun eğmemiştir. Aziz milletimiz kendisi için biçilmiş kefeni boydan boya yırtarak zulme direnmiş, yakılıp yıkılmış vatanını yeniden inşa etmiştir.

Zafer ve hürriyet kervanının temel taşı olan 30 Ağustos Zaferi'nden aldığımız güçle yöneldiğimiz bilimsel ve teknik çalışmaları, çağdaş uygarlığın doruğuna yükseltmek için olanca gücümüzü harcadığımızda, ecdadımıza en anlamlı şekilde şükran borcumuzu ödemiş olacağız. Özellikle gençlerimiz, yarının aydınlık Türkiye'sinin ihyası ve inşasında söz sahibi olacaktır. Bu toprakların ruhunu özümsemiş her gencimiz ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarmak için dün olduğu gibi bugün de yarın da durmadan yılmadan, umutsuzluğa kapılmadan çalışacaktır.

Yaşadığı toprakların rüyasını gören ve bu rüyaya tüm dünyayı ortak eden nesillerimiz inanıyorum ki kadim medeniyetimizin bu seviyeye nasıl geldiğini asla unutmayacak, bizler de aziz milletimizin bu şanlı destanını anlatmaya, şehitlerimizin hatıralarına sahip çıkmaya devam edeceğiz.

Bu vesileyle 99 yıl önce bugün yüce milletimizin bağımsızlık uğrunda kazandığı eşsiz zaferin mimarı Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve kahraman silah arkadaşları ile şehit olan kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımızı, kahraman emniyet mensuplarımızı, kadirşinas milletimizin kahraman evlatlarını ve kutsal vatan toprağının bütünlüğü ve şanlı al bayrağımızın daima hür bir şekilde dalgalanması için canlarını feda eden tüm aziz şehitlerimizi rahmet ve saygıyla, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.

Türk Silahlı Kuvvetlerimizin her kademesinde ciddiyet, samimiyet diyalog ve koordinasyon içinde görev yapan tüm personelin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü'nü kutluyorum.