Page 22 - 2024 Erasmus Mesleki Eğitim Kitapçığı
P. 22

Erasmus programı kapsamında Fransa’da geçirdiğim 21 günlük süreyle Hem başka bir ülkede yaşamış
                  olduk hemde farklı din ve ırklarla beraber yaşadık. Hayatımızın en güzel 21 günü Hem öğretici hemde bizim
                  adımıza çok özel bir zamandı .
                      Orda yaptığımız staj hayatımızın ileri dönük olarak çok güzel katkıları olacak orda öğrendigimiz şeyler iş
                  anlamında normal hayat anlamında bize çok güzel katlıları oldu Strasbourg, Avrupa’nın kalbinde yer alan bir
                  şehir olarak, hem Fransız hem de Almanya etkilerini taşıyor. Gezi sırasında Alsas mutfağının lezzetlerini
                  deneyimleme fırsatı bulduk; ünlü taratoru, flammkuchen ve çeşit çeşit peynirler bu deneyimin vazgeçilmez
                  parçalarıydı.
                      Şehrin tablo gibi manzaralarını dolaşırken mimari, nehir kenarına kurulmuş bir kültürü yakından
                  gözlemleme fırsatı buldum. Bazı şeyler anlatılınca değil yaşanınca anlaşılabiliyor. Dünya Erzincan’dan ibaret
                  değilmiş. Avrupa’nın başkentinde Avrupa’yı gözlemlemek, başka bir açıdan kendimize oradan bakabilmek,
                  dışardan bakabilmeyi de sağladı. Harun hocam ve arkadaşlarımla her dakikası ayrı bir eğlence ve
                  deneyimlerle dolu bu maceram hayatımda unutamayacağım bir yere sahip. 9. Sınıfta hocama soruyordum
                  Çanakkale’ye veya TOGG fabrikasına Bursa’ya gidersek babam şehirlerarası otobüs şoförü ben konuşup
                  yardım isteyebilirim demiştim. Şimdi aynı öğretmenim ve sınıf arkadaşlarımla 3 ülkenin kesiştiği Strasbourg
                  şehrinde. Fransa’dayım rüya gibiydi!
                      Geçirdiğimiz bu süre zarfında hem mesleki bilgi birikimimizi artırdık hem de Strasbourg’un kültürünü
                  derinlemesine deneyimleme fırsatı elde ettik
                      Ve şunu farkettim sokakta kedi köpek yok ama dilencilerin yanında köpek çok ister istemez kedi ve
                  köpek olmadığı için sokakta sahipsiz o yüzden fare fazlaydı. Alışkın olmadığımız şeyler vardı tabi ki. Ama
                  hiçbir vakti kaybetmeyecek şekilde program yapan hocamıza tavuk gibi akşam saat 8’de hemen
                  yatmayacağımıza dair söz vermiştir. Bazı günler geç saate kadar şehri dolaştık durduk ve müzeler hariklaydı.
                  Böyle bir müzecilik insana merak ve keşif duygusu yüklüyor. Düşünsenize ortaçağda kuşanılmış bir süvari
                  zırhını deneyebiliyor giyebiliyorsunuz. Tarihi yaşayabiliyorsunuz. Bunun gibi bir çok kültürel deneyimi
                  beraber yaşadık. Okuluma, bizim herşeyimizle ilgilenen öğretmenime, aileme ve bu imkanı sağlayanlara
                  teşekkür ederim. Şimdi planlarım Avrupada üniversite okumak üzerine gümbür gümbür geliyor! Salut!
                                                                                           Mehmet Emin İŞCAN
   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27